../Images/A011.gif   IMAM-I AZAM'IN BABASI   Thumbs/tn_A012.gif

Hanefi Mezhebinin imam olan Imam-i Azam namiyla maruf Numan b. Sabit'in babasi Sabit hazretleri,henuz genclik yillarinda daha evlenmemisiken, gunun birinde bir dere kenarinda abdest aliyordu. O sirada derenin sularina kapilip gelen irice, kipkirmizi bir elma gordu. Elmayi cani cektiginden uzandi onu aldi ve isirdi. Isirdi ama birden, elmanin nereden geldgini, kime ait oldugunu bilmeden, sahibinden izinsiz olarak yemenin uygun olmadigini hatirina geldi. fevri hareket ettigi icin hata ettgini anladi, elmanin sahibini bulup helallesmesi gerektigini dusundu. Zira o isrikla beraber az da olsa elmanin suyunu yutmustu.Hemen, elmanin sahibini bulmak icin harekete gecti. Bu elmayi dere getirdigine gore, belliki, derenin enarindaki bir bahcede bulunan elma agacindan dusmustur diye dusundu. Ve suyun geldigi yone dogru ilerlemeye basladi. Elma elinde oldugu halde araya araya, elmanin dustugu meyve bahcesini buldu.Bakti ki orarda nur yuzlu bir ihtiyar calisip durmakta, yanina gitti selam verdi, bahcenin sahini sordu. Sahibinin o zat oldugunu ogrenince, meseleyi basindan itibaren anlatarak, elmayi isirdigindan dolayi hakkini helal etmesini istedi. Imam-i Azam'in babasinin bu hareketi bahce sahibinin dikkatini cekti. Bu delikanlinin harama, helale karsi boylesine titiz davranmasi cok hosuna gitti. Onun yaninda kalmasini arzu ettiginden, hakkini helal edemeyecegini, helal etmesi icin bazi sartlari oldugunu,sayet onlari yerine getirirse helal edecegini soyledi. Sabit Hazretleri ise hakkini helal ettirebilemk icin ne yapmasi gerekiyorsa yapacagini bildirdi. Bahce sahibi bu ise gayet memnun bir vaziyette, yaninda kalmasini ve bir sene kendisine yardimci olmasini istedi. Aksi takdirde kesinlikle hakkini helal etmeyecegini soyledi. Sabit Hazretleri bu ise sasirmisti. Bir sene cok degilmiydi? Bu nasil olurdu? Ama ok yaydan cikmisti bir kere, bu ise kendisi gonullu olmus, sartlari kabul edecegine dair soz vermisti. Imam-i Azam'in babasi,sozunde durmus, bir sene bu ihtiyara islerine yardimci olmus canla basla calismisti. Ihtiyarin da gercekten bir yardimciya ihtiyaci vardi ve cok iyi bir insandi. Tecrubeli, gormus gecirmis, son derece olgun ve yumusak huylu salih bir zat idi. Kendisine de son derece iyi davranmis, kendi evinde gibi rahat  ettirmisti. boylece gunler gecti ve sure doldu. Yanlsilikla isirdigi bir elmanin hakkini helal ettirmek icin ,koskoca bir yil hizmet etmistiElhamdululillah bu sure artik dolmustu. Adamin huzuruna gelerek, artik suresi doldugunu helallesip ayrilmak istedigini bildirince adam, bir sarti daha oldugunu onuda yaptigi taktirde hakkini helal edecegini soyledi. Onadan sonra artik serbest olaccagini, ister ayrilip isterse yaninda kalabilecegini belirtti.

Neydi bu ikinci sart?   Adamin bir kizi vardi, Sayet onunla evlenirse o zaman hakkini helal edecekti. Ayrica kizinin kusurlari vardi. "Kiznin eli colak, gozu kor, ayagi topal, dilsiz ve kulagi da sagirdi" adamin soyledigine gore... aman Yarabbi! Bu bir insan mi yoksa yoksa kutuk mudu?! Ne gorur ne konusur ne de duyar, kol , bacak onan keza... Sabit Hazretleri cok dusundu. Simdi ne yapacakti? Kendisi gibi bir delikanliya boylesini nasil uygun gorebiliyordu? Demek kendisini burada tutmasinin sebei, kizinida verebilmeti. Kabul etmese, koskoca bir sene bosuna mi hizmet etmisti? Tam helalesmeyi beklerken teklif edilen bu sart da neyin nesiydi? Kabul etse boyle bir insanla hayat surmek ne kadar da zordu. Gerci bir sene burada kalmis, boyle bir kizin varligini dahi hisetmemisti. Dusundu, tasindi... Mesuliyet duygusu, Allah'a hesap verme korkusu agir basti. Uc gunluk dunya keyifle zevkle gecse ne olur gecmese ne olur onemli olan ahiret hayatiydi. Bu dunyada boyle bir kadinla yasamak, ahirette azap cekmekten daha zor degildi ya... Ve evlenmeyi kabul etti. Dugun yapildi, nikah kiyildi ve zifaf gecesi Sabit Hazretlerinin zifaf odasina girmesiyle cikmasi bir olmustu. Cunku iceride kendsine anlatilan vasifta birini gorememisti. buyuk yanlislik olmaliydi; cunku icerde kayinpederinin" gozu kor, ayagi topal,kolu colak" diye anlattiginin aksine, tum uzuvlari yerli yerinde, endamli, guzeller guzeli, ay parcasi bir hatun vardi. Sabit Hazretleri neler olup bittigini anlamak icin, kayippeteri olacak i bilge ihtiyara sasirmis bir vaziyette bakiyordu. Kayinpeteri tebessun ederek yanina yaklasti ve durumu soyle anlatti:"Evladim, sana kizim kordur dedim. Dogrudur. Harama kordur, bir kere olsun harama goz atmamis,bakmamistir! Sagirdir dedim. Harama sagirdi, haram olan seyleri dinlemez! Dilsizdir dedim. Harama dilsizdir,haram olani konusmaktan kacinir! Ayagi topal,kolu colak dedim. Ayagi harama gitmez, eli harama uzatmaz! yani senin anlayacagin hic bir yanlislik yok. Icerde bekleyen benim kizim, seninde zevcendir. Allah Celle Celaluhu sizi mesut etsin evladim." Megerse adam, Sabit Hazretlerini ilk gordugu anda cok begenmis, ayrica uhrevi hassasiyetini, Allah korkusunu da gorunce kizini ona nikahlamayi kafasina koymus, fakat kizinin biraz daha buyumesini beklemis ki tam evlenecek yasa gelsin... Daha sonra seneler gecip bu izvactan nur topu gibi bir cocuklari doguyor. Adini Numan koyuyorlar. Yani, Numan b. Sabit. Ve gun geliyor Imam-i Azam oluyor. Iste Imam-i Azam Rahmetullahi aleyh, boyle bir anne ve babadan doguyor. Imam-i Azam daha cocuk yaslarda okumasi icin Hoacaya teslim edilmisti. Muthis zekasi ve hafizasi ile arkdaslarini fersah fersah geride birakarak buyuk bir alim olmustu. Rivayet edilir ki: Imam-i Azam, uc gunde hafis olmsutur. bunun uzerine annesi diyorki:"Aaah Oglum! Sayet baban o elmayi isirmasaydi, sen bir gunde bile hafiz olurdun!"

Bu hadise, cocuklarinin buyuk adam olmasini isteyen anne ve babaslar icin bir ibret vesikasidir. cocuk egitiminin, taaa nerelerden basladigini bilerek, kendi ozel yasantilarinin ve tutunmlarinin cocuklara ne derece sirayer ettigini anlayip bu konuda daha dikkatli ve titiz davranmak gerektedir.



Send your holiday cheer with Yahoo! Greetings.


Tevhidweb Email Grubu
http://www.tevhid.net irc.tevhid.net serveri resmi email gurubudur.
Yratilis gayesini bilip, "oku" emriyle hayati ve kainati okuyan gönüllerin birlik noktasina...
  Email Tarfigin Yogun Olmamasi Cok Az Sayida Email Gonderilir. Bu Nedenle Bize Yollanan Her Emaili Gruba Yollamiyoruz.
Bu Emaillerden Arkadaslarinizinda Almasini Isterseniz tevhid@tevhid.net adresine yazarak emaillerini yollayiniz.
Kurallarimiz:
1)Edebi, ve kisisel fikir, paylasim içermeyen yazilarda , dine veya topluma dair konularda kaynak belirtilmeyen yazilar kabul edilmez.
2)Sahsi yorumlara,  isim verilerek ilim adi altinda polemiklere izin verilmez
3-Topluma malolmus, fikir ve kanaat önderleri, veya cemaatler hakkinda doðrudan veya dolayli karalamaya varan mesajlar kabul edilmez.
4) internet ortaminda sürekli dolasan, yazilar tekrara sebep vermemek için kabul edilmez.
5-Genel ahlak  ve adap kurallarina  aykiri ifadeler içeren bu kültürel ortamin yapisina uymayan bir fayda içermeyen  yazilar kabul görmez.
6-Kisisel yardim vs. talepleri gerekli bilgiler ve doðrulanma durumu olmadiðindan kesin net bir hal yoksa hataya düsmemek için reddedilir veya ilgili yerlere iletilir.
Grubunuza ait bütün email hesaplari:
Tevhidweb@yahoogroups.com : Mesaj yollamak için
Tevhidweb-subscribe@yahoogroups.com : Üye olmak için
Tevhidweb-unsubscribe@yahoogroups.com : Üyelikten çikmak için
Tevhidweb-digest@yahoogroups.com : Her gün tek bir email almak için (Hepsi tek bir emaille geliyor)
Tevhidweb-nomail@yahoogroups.com : Yalnizca web üzerinden okumak için
Tevhidweb-normal@yahoogroups.com : Mesaj dağitimini normal hale getirmek için
Tevhidweb-owner@yahoogroups.com : Moderatorlere (yöneticilere) yazmak için


http://www.islamisiteler.net Tevhid Script, Sohbet Odasi, Kuran-i Kerim Meali ve Tefsiri Resimler